Plus d’un million de livres, à portée de main !
Bookbot

Adil Yildirim

    Flört Etme Sanati
    40+ Itiraf Hikayeleri
    Farkindalik Okyanusu
    Flört Etme Sanati - Genisletilmis Özel Baski
    Zamanin Sessiz Ruhu
    Seytan Tüyü
    • Seytan Tüyü

      • 184pages
      • 7 heures de lecture
      3,4(3)Évaluer

      Kırk yaşlarında, burjuvanın aristokrat kanadında büyümüş, varlıklı, kibirli ve aslında narsist bir adam. Kendisi dışında kimseye saygısı olmayan, ruhundaki iyilik kırıntılarını yıllar önce kaybetmiş ve seks hayatında kendini şiddetle ortaya koyan şeytani ruhuna aşık olan biri, Mert Atalay. O, yoluna çıkan herkesi alt etmek için gözünü asla kırpmayacak ve bunu yapmak için elindeki tek koz hayatı boyunca yakasını bırakmayan şeytan tüyü. "Bugüne dek ne arkasında duramayacağım bir şey yaptım ne de yaptıktan sonra kendimi kandırmak için inançlarıma sarıldım. Sadece yaptım, yaşadım ve hissettim. Başıma kötü olaylar geldiğinde ise bunları yaptıklarıma verilen birer ceza olarak görmedim; çünkü kendime bu kadar değer vermedim, Tanrı'nın tüm dünyada olup biten kötülüklerin yanında benim ufak şeytanlıklarımı cezalandıracak kadar bana önem verdiğini hiç aklımdan geçirmedim. Kendimi ne kadar önemli birisi olarak görsem de gerçek patronun kim olduğunu gayet iyi biliyorum. Günah çıkartıp ağlayarak onun dikkatini çekmeye çalışacak kadar zayıf değilim."

      Seytan Tüyü
    • İtalyan dostum, onu izleyen bakışlarımı ve sessizliğimi görünce sözlerine devam “Hayata devam etmek aşık olmak anlamına gelir. Benim yaşımda bir adam başka neyden heyecan duyabilir ki? Yaşamak hissetmektir ve hissetmek sadece aşk ile mümkün olabilir. Bir kadının ruhunda saklı milyonlarca duygu vardır ve ben bu duyguları keşfetmeyi seviyorum. Her gün Müzeyyen Hanım’da yeni huylar görüyorum, bunları keşfetmek beni hem şaşırtıyor hem de ayakta tutuyor…” Hayatımızı betimleyecek tek bir an vardır; o anı bulabilenler hayatı yaşamış sayılırlar… Yaşadığımız hiçbir deneyimin tesadüf eseri olmadığının farkına vardığımızda, hayatın anlamını kavramaya başlarız… Adil Yıldırım bu defa spiritüel bir roman ile okuyucularını selamlıyor. Dört kitaptan oluşan serinin ilk romanı ‘Zamanın Sessiz Ruhu’, altmış beş yaşındaki bir İtalyan bankacının, Roma’da tanıştığı Müzeyyen Hanım’a aşık olup İstanbul’a taşınmasıyla başlar. Hayatının sonbaharında yeniden aşkı bulan Sandro, İtalya’da tanıştığı genç dostu Tolga ile ruhsal deneyimlerini paylaşırken, aslında kendi hayatının anlamını aramaktadır… 2017 senesinde ilk romanı Gecede Saklı Yalnız Aşklar ile okuyucularını İtalya sokaklarında gezdiren yazar Adil Yıldırım bu defa spiritüel romanında İstanbul-Bodrum-Roma üçgeninde ilerleyen bir hikayeyi okurlarının beğenisine sunuyor.

      Zamanin Sessiz Ruhu
    • Adil Yıldırım, dört kitaplık bir serinin ikinci kitabı olan Farkındalık Okyanusu ile okuru hayat hakkında düşünmeye, iyi ve kötü kavramlarını tartışmaya ve Sicilya’nın üzüm bağlarından tarihin acımasız dönemlerine uzanan gizemli ve spiritüel bir yolculuğa davet ediyor. Bu yolculuk esnasında hem insan hem de hayat üzerine ince ince döşenmiş taşlar kimi zaman yol gösteriyor kimi zaman durup etrafınıza şöyle bir bakmanızı sağlıyor. Farkındalık Okyanusu kurgusu, özenli dili ve unutulmaz karakterleriyle akıllara kazınacak bir roman.“Her şey her zaman, içinde olduğumuz anda gerçekleşir, başka bir an veya başka bir fırsat yoktur. İnsanlar, geçmişi ve geleceği sürekli düşünerek yaşamın özü olan şimdiyi kaçırırlar ve bunun farkına bile varmadan ölüm ânında pişmanlıklarla çekip giderler. Ânı kaçırmak aslında hayatı ıskalamak demektir. Ne kadar enteresan; bize verilen en büyük ders ve yine bizden beklenen en büyük algı şimdiyi anlamaktır çünkü tek bir ânın içinde milyonlarca gizem olduğunu anladığında önünde uzanıp giden fırsatlar denizini görmeye başlarsın. Hayatta kimi zaman rüzgâr senden yana eser ve kimi zaman da onu karşına almak zorunda kalırsın.”

      Farkindalik Okyanusu
    • Paperback, In Turkish, “Altimda akip giden yol ve arkamda birakip gittigim yillar bir sürü günah ve hata sakliyordu. Bizi insan yapan seyin içimizdeki iyilik olmadigini fark edeli çok uzun seneler olmustu. Bizi insan yapan sey, içimizdeki seytandan baskasi degildi. O bizi yönlendiriyor ve asla aklimiza gelmeyecegini sandigimiz ilhamlar veriyordu. O bizden ibaretti ve biz de ondan ibaret yasiyorduk. Iyi insan olmak bir yanilsamaydi sadece ve nedense buna kendimizi inandirmak için çabaliyorduk.” Neden bilmiyorum ama dudaklarimdan su sözler dökülünce ben bile “Insanlarin günahlarini yazmak isterdim.” “Benden baslayabilirsin hocam...” dedi “Sana daha önce anlatmadigim bazi günahlarimi çikarabilirim ama bir sartla, ismimi yayimlamayacaksin.” Iliski uzmani, yazar Adil Yildirim, kaleme aldigi bu son kitabinda, insan dogasinin “iyi görünümünün’’ ardindaki karanlik odaya adim atiyor. Herkesin kendine itiraf edemedigi sakli sirlari, yasanmisliklari, yükleri ve zaferleri vardir. Yasananlar, kaderin döngüsüyle “tuhaf’’ sekilde uyumlanarak, hayat yolculugunu sekillendirir. Simdi herkesin kendisiyle “yüzlesme’’ zamani. Bu kitapta aktarilan hayat hikâyeleri, 40 yasini geçmis insanlarin itiraflaridir.

      40+ Itiraf Hikayeleri
    • Med Cezir

      • 232pages
      • 9 heures de lecture
      Med Cezir